• Home
  • Genel
  • Mustafa Armağan’dan Tarih Dersleri

Mustafa Armağan’dan Tarih Dersleri

Taşlar yerinden oynadı… Saltanatlar teker teker yıkılıyor… Yıkılmayanlar sallanıyor… Ha yıkıldı ha yıkılacak. “Gidenler”, giderken “malı da götürüyorlar.” Kimi “ton ton altın.” Kimi “milyar milyar dolar.” Ayrıca hepsinin “İsviçre bankalarında hesapları var.”

Spor salonumuz (Ankara Base Life Club) akşamları “buluşma adresimiz.” “Eski-yeni” siyasetçiler… Bürokratlar… Yüksek yargıçlar… Emekli generaller… Her kesimden eş, dost… Önceki akşam, Özal’ın bakanlarından Şükrü Yürür, bir yandan spor yaparken, bir yandan da “ortaya” bir soru attı:
– Osmanlı da gitti… Giderken ne götürdü?.. Herkes bildiğini anlatsın.

Sahi, yüzlerce yıllık Osmanlı Hanedanı, yanında ne götürmüştü?

Bizim spor salonu “siyaset okulu” gibi…
Think tank… Beyin fırtınası…
Güncel tartışmalar… Fikir üretim merkezi…
Herkes “dersine” çalışacak, “Osmanlı ne götürmüştü” konusunda konuşulacak.

“Bir diğer dostu” aradık.
Araştırmacı yazar Mustafa Armağan’ı:
– Hocam… Ev ödevi… Osmanlı giderken ne götürdü?
– Bir şey götürmedi…
Götürmek, Osmanlı karakterine yakışmazdı.
Mustafa Armağan “100 civarında isimden” bahsetti… “Hanedan üyesi veya mensubu” isimler…(Üye ile mensup farklı şey.) Ve “pek çok olay” anlattı…
Örneğin:
– Halife Abdülmecit, kızını zengin bir Hintliyle evlendirdi… Ama damadından yardım almak istemedi…
Fransa’da (Nice) resim yapıp satarak geçim mücadelesi verdi… Türkiye’den “bir şeyler götürseydi,” böyle mi olurdu?

Mustafa Armağan, “Vahdettin İtalya’dayken” diyerek, anlatmaya başladı…
Vahdettin, bir gün sehpa üzerinde “el yazması, avuç içi kadar bir Kuran” görür… Ve “kalfaya” sorar:
– Bunu kim getirdi?
– Efendim… Ben… Saraydan çıkarken göğsüme sakladım… Yolda okumak için.
– Bu yaştan sonra bana hırsız mı dedirteceksiniz… Bu Kuran, sarayın malı… Derhal geri gönderilecek. Saraya teslim edilecek… Ve teslim edildiğine dair makbuz da bana getirilecek.

Yusuf Halaçoğlu olsun, Mustafa Armağan olsun “o kadar çok şey” anlattılar ki…
Armağan sordu:
– Vahdettin’in borç içinde öldüğünü… Bakkalın kasabın “tabutuna bile haciz koydurduklarını” biliyor muydunuz?
Dün öğleye doğru… Armağan aradı:
– Belki bir ayrıntı ama…
Vahdettin’in kızı Sabiha Sultan, sağdan soldan para buldu ve babasının borcunu ödedi…

Tabut üzerindeki haciz bir ay sonra kaldırılabildi.

Yavuz Donat – Sabah Gazetesi

Bu yazı 23 Şubat 2011 Tarihinde Yavuz Donat tarafından Sabah Gazetesinde yayınlanmıştır

Bir cevap yazın