• Home
  • Genel
  • Osmanlı padişahları hukuki koruma altına alınmalı

Osmanlı padişahları hukuki koruma altına alınmalı

Tarihçi Mustafa Armağan: Osmanlı padişahları hukuki koruma altına alınmalı

FATİH KARAKILIÇ | BURSA – 26.11.2012

Videoyu İzlemek İçin Tıklayınız…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kanuni Sultan Süleyman’ın hayatını konu eden ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisine yönelik açıklamaları kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Tarihçi Yazar Mustafa Armağan, diziye çeki düzen verilmesinin şart olduğuna dikkati çekerek, “Hanedanla ilgili herkes aklına estiği gibi film yaparsa, tarihi istediği gibi mıncıklarsa, ‘ben şöyle göstermek istiyorum’ derse işin içinden çıkamayız. Hanedanın yaşayan mensupları hukuki yollara başvurmalı. Bu işin hukuki çerçevesi çizilmeli. Atatürk Koruma Kanunu çıkartıldı. Nasıl Atatürk’ü eşi Latife hanımla yatakta gösterilemiyorsa, aynı şekilde padişahların da bu manada korunması lazım. Onları isteyen istediği şekilde gösteremez.” dedi

Araştırmacı Yazar Mustafa Armağan, Başbakan Erdoğan’ın diziye yönelik sert eleştirilerini Kanuni’nin oğlu Şehzade Mustafa’nın Bursa Muradiye Külliyeleri’ndeki mezarı başında değerlendirdi. Erdoğan’ın dünkü çıkışının aslında geç kalmış bir açıklama olduğunu anlatan Armağan, Başbakan Erdoğan’ın dünkü çıkışı dizi ilk yayına başladığı sıralarda yapması halinde birçok melaneti engelleyebileceğini savundu. Armağan, Erdoğan’ın geç de olsa hakikati dile getirmiş olmasının, bunun asılında yargı konusu olabilecek kadar ciddi bir mesele olduğunu dile getirmiş olmasının önemli olduğuna dikkati çekti.

ARTIK HANEDANIN DA SESİNİ ÇIKARMA ZAMANI GELDİ

İngiltere Kralı’nın hayatını konu alan ‘Zoraki Kral’ filminin vizyona girmeden ilk olarak Kraliçe Elizabeth’e izlettirildiğini hatırlatan Armağan şunları kaydetti: “Filmde ‘sakınca var mı, yanlışlık var mı?’ diye. O’ndan izin aldılar da ondan sonra vizyona girdi film. Bu saygıyı, nezaketi Osmanlı padişahlarına niye göstermiyoruz? Osmanlı hanedanından bir çok insan var. Neden bunlara danışmak ihtiyacı duymuyorlar? Tarih kurumlarına veya Kültür Bakanlığı’na danışmak ihtiyacını duyulmuyor. Başbakan Erdoğan’ın çıkışı yerinde çıkış. Bence hanedanın da senini çıkarma zamanı geldi. Hanedanla ilgili herkes aklına estiği gibi film yaparsa, tarihi istediği gibi mıncıklarsa, ‘ben şöyle göstermek istiyorum’ derse işin içinden çıkamayız. Bu işin hukuki çerçevesinin çizilmesi lazım. İsteyen istediği gibi tarihi kendine göre yontabilir mi? Bununla ilgili de belirli kurulların konulması lazım. Atatürk Koruma Kanunu çıkartıldı. Nasıl Atatürk’ü eşi Latife hanımla yatakta gösterilemiyorsa, aynı şekilde padişahların da bu manada korunması lazım. Onları isteyen istediği şekilde gösteremez. Haremi anlatan dizi olur olmaz bir sürü olayları hikaye ederek gerçeğe tam olarak riayet etmeden isim vererek, tarihi gerçeklerle istediği gibi oynuyor.”

ŞEHZADE MUSTAFAYI HÜRREM ÖLDÜRMEDİ

Kanuni’nin oğlu Şehzade Mustafa’nın ölümüyle Hürrem sultanın hiçbir alakasının olmadığını belirten Mustafa Armağan, “Şehzade Mustafa’nın öldürülmesi olayının tamamının Kanuni ile Mustafa arasındaki mücadelenin sonucudur. Hürrem’in buna dahiliyesi çok cüzi miktarda olabilir ama Mustafa’nın Kanuni için tehlike oluşturması asker arasında ‘Sultan Mustafa’ diye anılması Kanuni’yi rahatsız etmiştir. Kanuni, kendisine karşı komplo kurulduğu yönünde değerlendirmeler yaptığı için Şehzade Mustafa öldürüldü, Hürrem Sultan’la meselenin alakası yok. O başka konudur. Hürrem Sultan’ın kendi çocuklarını tahta geçirmek istemesi başka konudur. O dönem İstanbul’a gelen seyyahlaın raporlara dayanarak Avrupa’da romanlar yazılmış. Sonra dedikodu roman olarak gelmiş bize. O dedikodular film olarak karşımıza çıkmıştır. Aslında Hürrem Sultan’ın hayatında hastalıklar geçirmiş, Kanuni’den 10 yıl önce ölmüştür. Osmanlı Devlet hayatında Kanuni fesih gibi saraydan başını bir iki savaşta çıkaran, onun dışında kadınlarla uğraşmaktan başka iş yapamaz hale gelmiş birisi gibi anlatılmaktadır ki; bu Kanuni’ye çok büyük hakarettir. Tam 46 yıl devleti tek başına yönetmiş insana bundan büyük hakaret olamaz” dedi.

SEYREDİLME ORANI DÜŞER

Başbakan Erdoğan’ın çıkışının ardından Muhteşem Yüzyıl dizisinin seyredilme oranının artacağını öne süren Armağan şöyle devam etti: “Sanıyorum seyredilme oranı artar. Ama onun dışında hukuki boyutun devreye girmesi lazım. RTÜK adım atar mı, yargıya intikal eder mi? Ama artık geri dönülmez bir noktaya gelindi. Diziye çeki düzen verilmesi lazım. Artık çocuklar Kanuni’yi ders kitaplarındaki gibi hatırlamıyor, dizideki perfonmansıyla hatırlıyor. Sırbistan Karadağ’ın Sancak bölgesinden bir dostum bana özel mesaj attı. Sırp Televizyonu Muhteşem Yüzyıl dizisini oynatmaya başlamış ve Türklere, ‘İşte sizin padişahınız fesih adam, kan dökücü adam’ demeye başlamışlar. İşin bir de yurt dışı boyutu var. Tüm bunları hesaplayarak yargının yargıya intikal ederse uyun karar vermesi yerinde olur.”

BAŞBAKAN NE DEMİŞTİ?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Kütahya’da yaptığı konuşmada diziyle alakalı şu ifadeleri kullanmıştı: “Ama bunlar, televizyon ekranındaki ecdadımızı zannediyorum o Muhteşem Yüzyıl dizisindeki gibi tanıyor. Bizim öyle bir ecdadımız yok. Biz öyle bir Kanuni, öyle bir Sultan Süleyman tanımadık. Biz öyle bir Kanuni tanımadık, onun ömrünün 30 yılı at sırtında geçti. Sarayda o gördüğünüz dizilerdeki gibi geçmedi. Bunu çok iyi bilmeniz lazım. Bunu çok iyi anlamanız lazım. Ben o dizilerin yönetmenlerini de o televizyonun sahiplerini de milletimin huzurunda kınıyorum. Bu konuda da ilgilileri uyarmamıza rağmen yargının da gerekli kararı vermesini bekliyoruz.”

Kaynak: Cihan Haber Ajansı

One Comment

  • Muhammet Y.

    27 Kasım 2012 at 08:52

    Başbakanın verdiği tepkinin geç olduğu konusunda size katılıyorum, dizinin yayına girmesinden evvel internet ortamında çok daha ciddi tepkiler ortaya koymuştuk ama bu konuda sayın başbakandan ya da yetkililerden beklenen destek ve tepkiyi görememiştik. Bayağı bir geç oldu Başbakanın tepkisi. Danışmanlarından kaynaklı bir sorun olmasını umuyorum.

    Şahsi fikrim, Hanedan üyelerinden izin alınmasını istemek veya en azından danışılması gerektiği düşüncesine katılmıyorum. Zira Osmanlı hanedanı belli kişilerin değil tüm Türklerin, Osmanlı torunlarının, tüm müslümanların ecdadı olarak görülmelidir. Hakaret, terbiyesizlik, basitlik gibi konularda onları gerektiği gibi savunmak hepimize düşen bir mesuliyet ve görevdir. Bunun belli sayıdaki kişilere bırakılması durumunda gerekli ve yeterli bir mücadele-görev-anlatım olacağı konusunda şüpheliyim. İzlediğim bazı hanedan üyelerinin ise bizden dahi az bilgiye sahip ve milli-manevi değerlerinin törpülenmiş olduğunu görmek bu dizi konusunda gerekli hassasiyetin gösterileği konusunda insanı şüpheye düşürüyor.

    Ama asıl önemli olan konu, Sayın Başbakanın nezdinde hükümetin taraından geçen 10 yılda bize anlatılan yalan tarihin yerine gerçek tarihin öğretilmesi için konusunda neden bir çalışma yaptırılmadığıdır. Siz ve sizin gibi değerli tarihçilerimizden bir komisyon oluşturularak gerekli çalışmalar yapılamaz mı? Bu kadar mı zor ya da ekonomi,sağlık,adalet vs. konularından daha mı önemsiz bir konudur bu?

    Yanıtla

Bir yanıt yazın